23 Eylül 2009 Çarşamba

Adakarası Tadımı


Aktarma işlemini yapalı 5 gün oldu. Yeni aktarılan şişelerin dibinde ufak ufak tortular gözükmeye başladı. Herhalde bir müddet sonra tekrar aktarma yapmak gerekecek. Bu da evde şarap yapmanın ayrı bir keyfi diye düşünüyorum. Şarabınızı adım adım izleyebiliyorsunuz, sanki büyüyen bir çocuk gibi..


Fakat ben sizlerle bambaşka bir deneyimimi paylaşmak istiyorum !
Evde yaptığım ilk şarap denemesinin tadımını..

Sonuçlar pek beklediğim gibi olmadı, zira adakaralarım beklentimin çok üstünde güzel bir sofra şarabı oldu ! :)

Ben içine hiç bir şey katmadan, 100% doğal olarak yaptığım şarabın keyfini sürmekten kendimi alamadım.. Aşağıda da tamamen amatör bir şarap üreticisinin(evet artık şarap üreticisi oldum:)) yaptığı şaraba ilişkin görüşlerini bulacaksınız.. Degustasyon denir mi bilmem ama bunlar benim duygu ve düşüncelerim :)



Adakarasını büyük bir şevkle açtığımdan olsa gerek havalandırma yapmaya fırsat bulamadım. Aslında böyle genç bir şarabın havalandırma yoluyla içindeki aromaları daha iyi bir şekilde ortaya koyacağını düşünüyorum. Kadehime doldurduğumda gördüğüm berrak ve parlak bir kırmızıydı, buradan şarabın henüz genç ve cilveli(asitli) olduğunu çıkartabiliriz. Ama ne kırmızıydı !


Tabi bu ilk kadeh için geçerli oldu. En başta bahsettiğim dibe ikinci kez çöken tortular ilk kadeh şarap dolduktan sonra havalandı ve diğer kadehler nispeten bulandırdı. Bu yüzden aktarma işlemi öneminin buradan bir kez daha altını çiziyoruz.

Zarif kokular yayıldı ortalığa ve kokladığımda aldığım böğürtlen, erik kokuları oldu.. Biraz kiraz diyenler oldu..


Muhteşem dolgun bir şarap değildi(mesela öküzgözü gibi dolgun değil) belki ama bitiminde bıraktığı buruk ve yakıcı tat bence çok lezzetliydi.



Geçen yazıda bahsettiğim çiğlik hala kendini hafifçe gösteriyor fakat bunu tahminimce havalandırma işlemi ile nispeten aşabiliriz. Tabii zaman en iyi ilaç, bu kadar genç bir şarabın böyle tat veriyor olması bence çok şaşırtıcı..


Maalesef fotoğraf çekemedim, o renkleri yansıtacak güzellikte bir kamera bulursam çekip buraya resimlerini de koyacağım.



Aslında bu benim için muhteşem bir tecrübe oldu diyebilirim. Yakında bağa gitmeyi düşünüyorum. Tabii hala üzüm kaldıysa belki biraz daha üzüm toplarım :) Artık son dönemlerine geldik bağ bozumunun ama şansımızı denemekten ne çıkar..

Sevdiğiniz şarap gibi olsun..

5 yorum:

  1. Aaaa :) Yapmış içmişsiniz bile :) Durup dururken insanı yoldan çıkartıyorsunuz... Yok yok yapamam ben evde şarap filan, hayır, hayır!

    Efenim elinize emeğinize sağlık :) Kendim yapmışım gibi keyifle okudum yazıları :)

    YanıtlaSil
  2. Bu iş, işte böyle bişey. Hemen sarıp sarmalayıveriyor ve üzüm arattırıyor sonra da insana:) Elinizi çabuk tutun, bağda üzüm kalmış olabilir...

    YanıtlaSil
  3. Maalesef kalmamış!! Pekmez için toplamışlar :(

    Ama hata ben de, ben geç kaldım.. Artık seneye kısmet :)

    Üstat bir de şarap tadımında ben ve bir arkadaşım bir kez "uhu" kokusu aldık. Bununla ilgili bir fikriniz var mı?

    YanıtlaSil
  4. "Okside olmuş şaraplar, ceviz kokusu, aseton, çürük elma, sirke, uhu, sabun kokularıyla kendini belli eder." ŞArap hatalarıyla ilgili bu yazının tamamını http://www.sarapgunlugu.com/readArticle.jsp?objectID=5000000000009170 linkinden okuyabilirsiniz.

    Ancak,
    çok yeni (taptaze) bir şarap öyle kolay kolay okside olmaz ama...

    YanıtlaSil
  5. Öncelikle verdiğiniz bağlantı için teşekkür ederim.

    "Oksidasyon fermantasyon ve/veya saklanması sırasında oksijenle fazla temasından oluşur."

    Resimlerde belki görmüşsünüzdür. Ben 2 adet 5 lt lik su şişesi kullanmıştım fakat toplamda 7.5 lt şıram olduğu için fermantasyon sırasında ancak birisini çok az oksijen kalacak şekilde doldurabildim, diğerinin ise neredeyse yarısı boş kaldı ve sonrasında hava kilidi taktım.

    İşte fermantasyon sırasında 2. şişe(yani tadına baktığımız) muhtemelen okside oldu. Gerçi o yada bu şekilde bitirdik:)

    Benim kafamda 2 ihtimal vardı aslında;
    1- Plastik şişe kullanmak,
    2- Hava kilidi yaparken ince hortumu taktığım kapağın etrafına hava sızdırmazlığı kazanmak için kullandığım silikon,
    bu "uhu" kokusunu yaratıyor düşüncesindeydim. Fakat şuan elimdeki son şişeyi açana kadar Gence Alton'un bilgisi de bize gayet net bir şekilde ışık tuttu.

    YanıtlaSil